Mebibyte, Kibibyte nedir?

Eskiden, bazılarımıza göre epeyce eskiden, bilgisayarlarda kullanılan byte'ın çok büyük katları, bilimde kullanılagelen SI birim sisteminden o kadar fazla sapamıyordu. Şimdi normal bir masaüstü kullanıcısının bir "Terabyte" depolama alanına sahip olduğunu düşünürseniz artık farkediyor. Bunu daha önceden gören standart koyucu kurumlar, SI birim sisteminden ayrı olarak ikili (binary) sayılarla kullanılacak bir ön ek sistemi getirmişlerdi, şimdi ise yavaş yavaş BT sektöründe yayılıyor, ya da yayılması gerekiyor.
SI birim sistemine göre Kilo ön eki, 1000 (10^3) demektir. Benzer şekilde Mega, 10^6, Giga ise 10^9 anlamına gelir. Eskiden bir "Kilobyte", 1000 Byte'tan sadece %2.4 fark gösteriyordu (1 Kilobyte = 1024 Byte alındı). Ancak matematik sağolsun, rakamlar üsleri alınarak büyüdükçe farklar da büyüdü. Bugün 250 GB diskiniz -ki sabit disk üreticileri bunu SI birim sistemindeki ön eklerle verirler- eğer ikili (binary) sisteme göre olsaydı aslında 250.000.000.000 byte değil, 265435456000 byte depolama sağlıyor olacaktı. Yani Kilo için %2 civarında olan fark, artık %7'lere tırmanmış. Terabyte'lar kullanmaya başladığımızda daha da artacak.
Yeni sistem şu şekilde: Artık "kilo-" ön eki sadece SI birim sistemindeki 1000 (10^3) anlamında, Mega ön eki sadece SI birim sistemindeki 10^6 anlamında kullanılacak. Yani alıştığımz ön ekler artık ait oldukları yerde. İkili sistemdeki, yani bilgi teknolojileri toplumunu daha yakından ilgilendiren durumdakiğ ön ekler ise ikili sistemin karşılığı olarak "binary"kelimesiyle bir melez yapıldı.Artık Kibibyte (Kilo Binary Byte) bizim şimdiye kadar kullandığımız Kilobyte'ın yerini alıyor. Mebibyte (Mega Binary Byte) benzer şekilde şimdiye kadarki Megabyte, Gibibyte (Giga Binary Byte) da Gigabyte'ın. Yani sonuçta sabit disk üreticileri haklı çıktı. :)
Bunun uygulamaya ne kadar sürede geçeceği konusunda bir fikrimiz yok. International Electrotechnical Commission bu uygulamayı süreli 10 yıl oluyor ve hala hemen hemen herkes Kilo, Mega gibi ön ekleri 1024'ün üsleri şeklinde kullanıyor ve sonunda "Byte" geçmesinden ikili sistemi kastettiklerinin anlaşılmasını bekliyorlar (buna sanırız biz de dahiliz). Evet, bu da gayet mantıklı ama tabii sabit disk üreticilerinin SI birim sistemi kullanmasını ve tüketicilerin kafasının karışarak yanlış hesap yapmalarının önüne geçmiyor.
Son olarak Terabyte'a kadar örneklerini verelim.

1 Kilobyte (eski) = 1024 Byte = 1 Kibibyte (KiB)
1 Megabyte (eski) = 1048576 Byte = 1 Mebibyte (MiB)
1 Gigabyte (eski) = 1073741824 Byte = 1 Gibibyte (GiB)
1 Terabyte (eski) = 1099511627776 = 1 Tebibyte (TiB)

Sunuculardaki 1U, 2U gibi ifadeler nedir?

Rack mount (rafa monte) sunucu sistemlerinde gördüğünüz 1U, 2U gibi ifadeler birer form faktörü birimidir. Sunucuların monte edildiği kabin veya rack'lerde yüksekliği bildirir. İbaredeki U, standart 4.45 cm (tam olarak 44.45 mm) yükseklik demek.

Üst tarafta birimlerin bir ilüstrasyonunu görüyorsunuz. Tipik bir sunucu kabin/rack'inde bu şekilde görünüyor. En alttaki 1U form faktörüne sahip olan modül, 4.45 cm yüksekliğinde bir modül. Üstündeki bunun iki katı, en üstteki de dört katı yüksekliğine sahip. Bu sonuncusunun "half-rack" olması, yarı genişlikte olmasından geliyor; yükseklikle ilgisi yok. Yüksekliği kaç U olduğuna bakarak anlıyoruz.
Bu modüler birim aynı zamanda sunucu kabin ve rack'lerinin kaç modülü alabileceğini göstermekte kullanılıyor. Örneğin şu sayfadaki HP rack'i 42U kapasitesine sahipmiş, bir başka deyişle bu rack'e 1U form faktöründe 42 tane modülü üst üste monte edebiliyorsunuz.
Fiziksel örnekler de verelim:

Üstte 1U form faktöründe bir ünite görüyorsunuz.

Bu da 3U boyunda.
Örneğin bir kabine bu sistemler nasıl yerleştiriliyor diye bakacak olursak:

Resim kaynağı: barry.wordpress.com
Sol taraftaki kabinde (yukarıdan aşağıya):

• 21 x HP DL145 (1U)
• 4 x HP DL365 (1U)

Sağ taraftaki kabinde ise:

• 18 x HP DL145 (1U)
• 4 x HP DL365 (1U)
• 1 x 3U HP Storage Array (3U)
• 1 x HP DL385 (2U)

bulunuyor. Bu sunucular wordpress.com'un sunucuları :)
Fotoğraf kaynakları:
1. Wikipedia
2. rackmountpro.com

Spyware, malware, bloatware, freeware terimleri ne anlama geliyor?

Bu ifadelerin Türkçe karşılığını her ne kadar yazılarımızda kullansak da,  zaman zaman okuduğumuz yazılarda bu terimleri sıklıkla kullanabiliyoruz. Ne anlama geldiklerine bakalım.

Spyware

Casus yazılım. Casus yazılım, gizlice bilgisayara kurularak kullanıcının bilgisayarla etkileşimine engel olan veya etkileşimini kısmen kontrol eden yazılımdır. Casus yazılım terimi kullanıcının bilgisayardaki davranışlarını gizlice izleyen program olarak algılanabilir ancak izleme işlevinden fazlasına sahiptir. Casus yazılımlar çeşitli kişisel bilgileri toplayabilir, kullanıcıya fark ettirmeden bilgisayara ek yazılımlar kurabilir veya web tarayıcıyı sisteme daha zararlı, örneğin virüs içeren, bir siteye yönlendirebilirler. Hatta bilgisayar ayarlarını değiştirerek yavaş ağ bağlantılarına, web tarayıcılarında farklı anasayfalar açılmasına, internet bağlantısının kopmasına veya diğer programların kaybına neden olabilirler. Bir başka deyişle bunlar kişisel gizliliği bozan yazılımlardır.
Spyware yazılımlar, sisteme kurduğumuz bazı yazılımlar tarafından kullanıcı "çaktırmadan" yüklenirler. Spyware ile dağıtılan bazı yazılımlar arasında Kazaa, Morpheus, AOL Instant Messenger var. Divx ve FlashGet gibi yazılımlarda daspyware yazılımlar vardı ancak bunlar bir süre evvel yapımcıları tarafından temizlendiler.

Malware

Malicious software = Kötü amaçlı yazılım.  Kullanıcının istemi dışında sisteme zarar vermeye çalışan yazılımlara verilen ad. Virüs ve trojanlar bu kategoriye girerler örneğin. Virüs haricinde, spyware, rootkit gibi yazılımlar da bu kategoriye girerler.

Rootkit

Rootkit yetkili kişinin izni olmadan bir bilgisayarın temel kontrolünü (Unix'te "root" erişimi, Windows'ta yönetici erişimi) alan bir yazılım veya yazılım grubudur. Çoğu zaman işletim sisteminin kontrolünü ele geçirmek için donanım erişimi (örneğin reset düğmesi) gerekmez. Rootkit'ler standard işletim sisteminin güvenlik mekanizmalarını aşarak kendilerini gizler. Bunu yapabilmek için çalışan uygulamaları izleyen programlardan saklanır veya dosyalarını ve sistem verisini işletim sisteminden saklar. Genellikle işletim sistemi dosyalarında değişiklik yaparlar veya kendilerini sürücü veya kernel modülü gibi gösterirler.

Rootkit'ler, temel olarak, tepkisiz kalan sistemlerin kontrolünü devralmaya yarayan sıradan uygulamalardır ancak son yıllarda davetsiz kullanıcıların fark edilmeden sisteme erişimine yardımcı olan yazılımlar haline gelmiştir. MS Windows, Mac OS X, Linux ve Solaris gibi çeşitli işletim sistemleri için rootkit'ler bulunmaktadır.

Bloatware

Bir okuyucumuz bu terimi çok güzel çevirmiş: "Şişirme yazılımlar". Kısacası, tükettiği sistem kaynaklarına oranla pek işe yaramayan; sistemde fazlalık + kalabalık yapan, kaldırdığınızda sisteme nefes aldıran kullanışsız yazılımlardır. Bir çok notebook üreticisi ile gelen kullanışsız yazılımlar bu klasmana birerler.

Freeware

Ücretsiz olarak dağıtılan yazılımlara verilen ad. Freeware yazılımlar, herhangi bir ücret ödemeden sınırsız süre boyunca tüm fonksiyonları ile çalışabilme kriterine sahip olmalıdır. Freeware yazılımlara örnek olarak Firefox verilebilir.
Freeware yazılım, açık kaynak kodlu yazılım anlamına gelmemektedir. Kapalı kaynak kodlu olabileceği gibi, kaynak kodları açık da olabilir. Bazı Freeware yazılımların içerisinde casus veya zararlı yazılımlar gömülebilir; bu yüzden tüm freeware yazılımlar güvenlidir demek güç. Zira bir çok freeware yazılım, içerisinde reklam barındırarak ücretsiz halde kullanıcılara sunulur. Bu tür yazılımlara aynı zamadan adware de denir.

Shareware

"Deneme sürüm yazılım" olarak türkçeleştirebileceğimiz "shareware" yazılımlar, aslında ticari olan ancak kullanıcıların kısıtlı bir süre boyunca denemeleri için dağıtılan yazılımlardır. Internet üzerinden indirilebilir veya dergi CD/DVD'leri ile dağtılabilir. Shareware yazılımlar, belirli bir kullanımdan sonra kullanıcı tarafından satın alınmasını gerektirir.
Bazı shareware'ler, belirli bir süre kullanımdan sonra tamamen kullanılmaz hale gelebilir, ya da programın bazı özellikleri devre dışı bırakılarak çalışmaya devam eder. Ya da, programın tüm özelikleri çalışmaya devam etse de, sürekli uyarı mesajları çıkarak sizi çileden çıkartır. Örneğin, WinRAR bu yazılımlara örnek olarak gösterilebilir.

Adware

"Reklamla desteklenen yazılım" anlamına gelen adware, kullanılan yazılım içerisinde otomatik olarak reklam gösteren yazılımlardır. Bazı adware yazılımlar, kişisel bilgileri çaldığından casus yazılım (spyware) olarak nitelendirilebilir. Bu tür yazılımlardan genellikle uzak durmak gereklidir. Adware olarak bilinen bazı popüler yazılımlar arasında Kazaa ve BSPLayer var.

Tehlikeli yazılımlara karşı kullanabileceğiniz ücretsiz güvenlik yazılımlarını başka bir yazıda detaylıca belirteceğiz.

Microsoft'tan Windows XP temaları

Windows'ta Microsoft tarafından dijital olarak imzalanmamış temaları kurabilmek için uxtheme.dll dosyasını değiştirmeniz gerekir. Dosyayı değiştiremezseniz veya değiştirmemeyi tercih ederseniz, Microsoft tarafından hazırlanmış temalar ilginizi çekebilir.
Royale
İlk kez Windows Media Center Edition 2005'te görülen bu tema Windows XP için de var. Mavi renkte ve oldukça parlak.

Bu temayı kurmak için kurulum dosyasını indirdiğiniz zip dosyasından çıkarın ve çalıştırın. Dosyaların nereye kaydedileceğini sorduğunda varsayılan olarak bırakın. Kurulum tamamlandıktan sonra görünüm ayarlarına gidin (masaüstüne sağ tıklayın > özellikler > görünüm) ve listeden temayı değiştirin.
İndir: Royale (softpedia.com)
Royale Noir
Bu tema Royale temasının koyu renkli sürümü. Royale'deki kadar parlaklık kullanılmamış. Microsoft tarafından hazırlanan ancak resmi olarak yayınlanmayan bir tema.

royale_noir klasörünü indirdiğiniz zip dosyasından çıkarın ve "C:\Windows\Resources\Themes" içine kopyalayın. royale_noir klasöründeki Luna.msstyles dosyasına çift tıklayın ve ayarları aşağıdaki ekran görüntüsündeki gibi değiştirin.

İndir: Royale Noir (istartedsomething.com)
Zune
Bu tema Microsoft'un müzikçaları Zune'un çıkışını kutlamak için yayınlandı. Turuncu "Başlat" butonu dışında Royale Noir temasına çok benziyor.

Kurulumu oldukça basit: Kurulum dosyasını indirin ve çalıştırın.
İndir: Zune (microsoft.com)

Kasa fanları hangi yöne üflemeli?

Bir çok okuyucumuz, bu konuyla ilgili olarak sık sık forumlarda soru soruyorlar: Kasaya yerleştireceğim fanları nasıl konumlandırmalıyım? Fan hangi yöne üflemeli?
Burada dikkat etmemiz gereken ilk konu, bizim kasa içerisinde bir hava akımı yaratmamız gerektiği. Kasa içerisinde sürekli ısınan havayı kasa dışın tranasfer etmezsek, ve kasa içerisine taze hava alamazsak, yeterli soğutma elde edemeyiz ve varolan soğutucuların da performansı oldukça düşer.
Özellikle kasa içerisinde pasif soğutma kullanan bir donanıma sahipseniz, kasa içi havalandırma konusu çok daha fazla önem kazanmakta. Zira pasif soğutmaya sahip donanımların tek güvenceleri makul bir hava akımıdır. Eğer sıcak hava dışarı atılmaz, içeriye taze hava alınmazsa, pasif soğutma görevini bir süre sonra yerine getiremez hale gelir.
Temel olarak, kasa içi havalandırmamız şu şekilde olmalı:

Şekilde göreceğiniz gibi, önden giren serin hava (mavi renk), ısınarak kasadan çıkar (kırmızı).
Kasaya önden giren havayı arkadan tahliye etmemiz gerekli. Bu konuyla ilgili olarak birkaç notumuzu iletelim:

• 120mm'lik büyük soğutucuya sahip güç kaynakları, kasa içerisindeki sıcak havayı kasa dışına üflerler ve bir nevi egzos fanı gibi davranırlar. Arka tarafında 80 mm'lik fana sahip güç kaynakları ise dışarıdan hava alırlar. Genelde çok ısınan güç kaynaklarında dışarıdan serin hava alınması tercih edilir.
• Kasanın sadece arkasına egsoz fanı taksanız bile, bu kasa içerisinde bir hava akımı oluşturur. Çok ısınan donanımlarınız yoksa kasanın ön tarafına fan takmanız çok önemli değil.
• Sisteminizde 2'den fazla sabit disk bulunuyorsa ve ısınan bileşenler kullanıyorsanız kasanın ön tarafına fan takmanız fayda sağlar. Takacağınız fanlar düşük devirde dönseler bile yarar sağlarlar. Yüksek devirli fan takarak kafa ütülemeye gerek yok.
• Pasif soğutmaya sahip çok ısınan bir ekran kartına sahipseniz, hem egsoz fanı hem de ön fan mutlaka sistemde bulunmalı. Mesela, son dönemlerde incelediğimiz pasif soğutmaya sahip Sparkle 8800GT Cool Pipe3 gibi bir ekran kartı buna en iyi örneklerden.
• Özel işlemci soğutucuları genelde havayı egsoz fanına üflemek üzere dizayn edilirler. Örneğin:
  
• Yan kasa kapağında da fan varsa, o da kasa içerisine üfleyebilir. Ancak yan kasa kapaklarında bir hava borusu olur ve bunun amacı işlemcinin kasa dışarısından serin hava alarak işlemciyi iyi soğutma sağlaması. Bu hava kanalı, Intel'in termal spesifikasyonlarına göre uygulanması gerekir ve dolayısı ile her kasada bunları görüyoruz. Böyle bir zorunluluğun sebebi ise, kullanıcıların çok büyük çoğunluğu ne kasa önüne, ne de kasa arkasına fan koymakta. Bu yüzden, kasa yan kapağında yer alan bu hava alma boruları (air duct) şart.
  
  Kasa yan kapaklarındaki havalandırma boruları artık 'şart'.

Sparkle'ın pasif soğutmaya sahip 8800GT 'si gibi ekran kartları için kasa içi hava akımı çok önemlidir.

Resimdeki High-Power 560W güç kaynağı gibi bazı güç kaynaklarında bulunan 120 mm'lik fanlar, kasa içerisindeki havayı dışarı transfer ederler:


HIS' ICeQ3'ün üzerinde bulunan özel tasarımlı Arctic Cooling soğutucusu, kasa içerisindeki sıcak havayı dışarı atmakla yükümlü.

ATX kasalarda ön tarafa fan koyacak yer mutlaka olur. Ancak fan ilk bakışta gözükmez, kasa ön panelinin arkasında saklı kalır.

Yan kapağın şeffaf panel olarak kullanıldığı kasalarda Intel'in ön gördüğü 'işlemci hava alma borusu' genellikle yer almaz. Bu tür kasalarda ön tarafa fan koymak önemlidir.

Görev Yöneticisi seçeneği neden çalışmıyor?

Görev çubuğu menüsündeki Görev Yöneticisi seçeneğinin neden ve nasıl pasif duruma geçtiği çoğu zaman belirsizse de birçok durumda sorun casus yazılım kaynaklı olabilir. Bilgisayarı tarayıp kontrol etmeniz yerinde olur. Menüdeki sorunu ise küçük bir kayıt defteri değişikliğiyle düzeltebiliriz.

Windows Vista kullanıyorsanız başlat menüsündeki arama kutucuğuna, Windows XP kullanıyorsanız "Çalıştır" kutucuğuna regedit yazıp kayıt defterini açın. Aşağıda verilen anahtarı bulun.

HKEY_CURRENT_USER\Software\Microsoft\Windows\CurrentVersion\Policies\System

Sağ tarafta DisableTaskMgr adında bir REG_DWORD (32-bit) anahtarı göreceksiniz. Anahtara çift tıklayıp değerini "0" yapın veya sadece anahtarı silin. Değişiklik bilgisayarı yeniden başlatmaya gerek kalmadan etki edecektir.

ISO görüntü dosyası nedir?

ISO görüntü dosyası -ya da "kalıbı", CD standardı olan ISO 9660 dosya sisteminin birebir görüntüsünü içeren bir dosyadır. Normalde ISO 9660 için kullanılan terim şimdilerde daha geniş anlamda görüntü dosyaları için kullanılıyor.
Bir ISO dosyasını uzantısından tanıyabilirsiniz: .iso. Özellikle işletim sistemlerinin bu şekilde dağıtılıyor oluşu, ISO görüntüsünün, sistem CD'sinin tüm özelliklerini tek dosya altında topluyor olmasındandır. Bu özellikler dosya öznitelikleri ve açılış (boot) kodunu da kapsar. Bu şekilde, sistem dosyalarını CD'ye kopyalayıp bir de açılış kaydı hazırlamaya gerek kalmadan, tek hamlede açılabilir (boot edilebilir) işletim sistemi diski oluşturulabilir. ISO dosyalarının elbette tek amacı işletim sistemi değildir, bir CD'nin birebir görüntüsünün gerekli olduğu başka her türlü depolama amacıyla da (standartlar çerçevesinde) kullanılabilir. Aksi halde, yani Windows penceresinde CD'nin içine girip gördüğünüz dosyaları bir yerden diğerine kopyalayarak CD'nin birebir kopyasını oluşturamazsınız. Yukarıda andığımız üzere, CD'de bulunan bilgiler kullanıcının görebildiklerinden ibaret değildir.

Sitelerinden ISO görüntüleri olarak indirilmiş işletim sistemleri
ISO görüntü dosyasıyla bir işletim sistemi indirdiyseniz, bu ISO dosyasını CD'ye kopyalamanız size işletim sistemi CD'sini vermez. Doğru şekilde içeriği CD'ye aktarmak için CD/DVD yazma programınızın ISO yazdırma işlevini kullanmalısınız.

Firefox aramalarını yeni sekmede açmak

Firefox arama çubuğu ile arama yaptığınızda sonuçlar varsayılan olarak bulunduğunuz sekmede görüntülenir. Baktığınız sayfanın üzerine arama sayfası açılması bazen sinir bozucu olabilir. Aramaları yeni sekmede açmak için birkaç ipucu:
Klavye kısayolu
Aradığınız sözcüğü yazdıktan sonra Enter tuşuna basmak yerine Alt+Enter kullanın.
Fareyle açma
Aradığınız sözcüğü yazdıktan sonra kutucuğun yanındaki büyüteç resmini orta tuşla tıklayın.

Varsayılan olarak ayarlama
Adres çubuğuna about:config yazın ve filter kutucuğuna aşağıdaki kodu girin:

browser.search.openintab

Değeri "true" olarak değiştirmek için üzerine çift tıklayın.

Video: Gmail'i bilgisayarınızdan denetleyin

•  Yazdır
•      

Geniş depolama alanı ve kullanım kolaylığı sayesinde Google'ın e-posta hizmeti Gmail hemen hemen herkes tarafından kullanılıyor. Ama ne kadar kolay olursa olsun, Gmail'ı bir e-posta istemci yazılımıyla kullanmak, İnternet tarayıcıyla ulaştığınız Web arabiriminden daha konforlu.
Bu video rehberimizde Mozilla Thunderbird ile Gmail hesabınızı denetlemek için gereken ayarları gösteriyoruz.
Gmail'ın POP hizmetinde dikkat etmeniz gereken bazı noktalar var. Videoda göreceksiniz, ancak buraya da listeleyelim ve ipuçları verelim:

• Gelen posta sunucusunun adresi: pop.gmail.com
• Giden posta sunucusunun adresi: smtp.gmail.com
• Hem gelen, hem de giden postalar için kullanıcı adınızı, @gmail.com uzantısını da ekleyip tam olarak yazmalısınız, örneğin "kullanici_adiniz@gmail.com" gibi.
• Gmail güvenli iletişim yapıyor. Bu nedenle hesapları oluşturduktan sonra SSL ve TLS için gerekli seçimleri yaptık. Güvenli iletişim için gelen posta ayarlarında SSL'i seçmeniz yetiyor; Thunderbird gerekli port numarası olan 995'i otomatik olarak atıyor. Giden posta ayarlarında ise güvenli seçimi işaretleyip, bununla ilgili port numarası olan 587'yi yazdık.
• Gmail'ı uzun süredir kullanıyorsanız bol miktarda birikmiş postanız olabilir. Thunderbird'deki ayarları tamamladıktan sonra Gmail web arabiriminden POP'u etkinleştirmeye gittiğinizde, "tüm postalar için" veya "o andan itibaren gelenler için" etkinleştirme olarak iki seçeneğiniz var. Tüm postalar için yaparsanız e-postalarınızı indirmek, bağlantınızın hızına bağlı olarak oldukça uzun sürebilir.

GMail kullanıcılarının işine yarayacak bir diğer yazılım da GTalk. Gmail hesabınızı web üzerinden kontrol ediyorsanız yeni e-posta geldiğinde size otomatik haber verilmesini istiyorsanız, GTalk epey işinize yarayabilir. Görev çubuğuna yerleşiyor ve yeni bir e-posta geldiğinde sizleri güzel bir şekilde uyarıyor. Ya da Firefox kullanıcıları için Gmail Notifier adlı eklentiyi öneririz.

Gigabit, megabit, megabyte, kbps gibi ifadeler nedir?

Dijital (sayısal) ortamda büyüklük ve hız belirtmek için kullanılan bu ifadeler sık sık karışır. Karşılaştığınız terimi okumak için basit parçalara bölüp, kavramları sonunda tekrar birleştireceğiz.
İlk başta karıştırılan şey bit ve Byte'ın farkı. Bir Byte, genellikle(*) ve pratikte sizin göreceğiniz hemen her yerde 8 bitten oluşur. Aşağıdaki resimde küçük mavi kutular birer bit. Bunları yanyana koyup birleştirince kırmızıyla gösterdiğimiz Byte'ı elde ediyorsunuz.

Kısaltmalarda ise iki tür gelenek vardır. Bazıları Byte için "B", bit içinse "b" kullanır. Diğerleri ise yine byte için "B" kullanırken, biti kısaltmadan yazmayı yeğler.

KB	Kilo Byte
Kb ya da KBit	Kilo Bit
MB	Mega Byte
Mb ya da MBit	Mega Bit

Kilo, Mega ve Giga gibi önekler, SI adı verilen birim sisteminde sırasıyla "bin", "milyon" ve "milyar" anlamına gelir. Ancak bilgi teknolojilerinde ikili sayı sistemi kullanıldığından, bunlar daha çok(**) 1024'ün katları şeklindedir. Yani şöyle:

1 TB (TeraByte)	1024 GB (GigaByte)
1 GB (GigaByte)	1024 MB (MegaByte)
1MB (MegaByte)	1024 KB (KiloByte)
1KB (1 KiloByte)	1024 B (Byte)

Bit ve Byte birer depolama birimidir. Bunların sonuna "/s" ya da İngilizce "per second" anlamına gelen "ps" eklerseniz, hız birimi elde edersiniz.

KBps veya KB/s	KiloByte per Second, saniyede x KiloByte
Kbps , Kb/s, Kbit/s	Kilobit per Second, saniyede x Kilobit
MBps veya MB/S	MegaByte per Second, saniyede x MegaByte
Mbps, Mb/s, Mbit/s	Megabit per Second, saniyede x Megabit

Eh, bunları bildiğimize göre Türk Telekom ADSL tarifeleri gibi yerlerde sık karşılaşılan şu depolama ve hız birimlerinden birkaç örneği birbirine çevirelim. Tablodaki her satırın hücrelerinde bulunan miktarlar birbirine eşit. Dikkat edin; "bit" cinsinden ifade edilen birimleri "Byte" ile göstermek için verilen sayıyı 8'e bölüyoruz.

1 Gbps veya Gbit/s	1024 Mbps veya Mbit/s	128 MBps veya MB/s
1 Mbps veya Mbit/s	1024 Kbps veya Kbit/s	128 KBps veya KB/s
1 Kbps veya Kbit/s	1024 bps	128 Bps

Bu bilgilerin, "1024 Kbps bağlantım var ama saniyede yaklaşık olarak sadece 120 KB indirebiliyorum" diye üzülen okuyucularımıza yararlı olacağını umarız.
(*) Dijital sistemlerin tarihinde aslında Byte, bir "bit kümesi"ni ifade etmek için kullanılmıştır. Kazara birisi "5 bitten oluşan bir byte"tan bahsederse ona kızmadan önce ne tür bir şeyden bahsettiğini sorun. Ancak masanızın üstündeki bilgisayarda 8 bitlik bir byte'dan başka bir şey görmeniz pek olası değil.
(**) Sabit disk üreticilerinden başka herkes 1 Kilobyte'ı 1024 Byte, 1 Megabyte'ı 1024 Kilobyte olarak alır. Sabit disk üreticileri ise 1 Kilobyte'ı 1000 Byte, 1 Megabyte'ı ise 1000 Kilobyte olarak kullanır, çünkü o şekilde satış sırasında daha büyük rakamlar vermek olanaklıdır.

Firefox'ta aynı anda birden fazla profil kullanma

Firefox'ta birden fazla kullanıcı profili yaratabilir, profilleri aynı anda kullanabilirsiniz. Eklentileri daha kolay denemek, web geliştirme profili yaratmak veya sadece temiz bir profil isterseniz oldukça kullanışlı olabilir.
Yeni bir profil yaratın
Bunun için Başlat > Çalıştır'ı açın, aşağıdaki kodu çalıştırın. Gerekirse kodu Firefox'u kurduğunuz yere göre değiştirin.

"C:\Program Files\Mozilla Firefox\firefox.exe" -profilemanager

Profil sihirbazıyla ek bir profil yaratın. Her profilin farklı bir ismi olması gerektiğini unutmayın. "Don't ask at startup" (Başlangıçta sorma) seçeneğini seçili bırakın.

Yeni profil için kısayol oluşturun
İsterseniz kullandığınız kısayolu kopyalayıp yapıştırabilirsiniz. Kısayol özelliklerini açın ve Kısayol sekmesini seçin.
Hedef kutucuğuna aşağıdaki kodu ekleyin.

-P profiladı -no-remote

Diğer kısayol için de -profil adı dışında- aynı ayarları kullanın.
Farklı kısayollar ile farklı profilleri aynı anda kullanabilirsiniz. Artık eklentiler, yer imleri, temalar vs. seçtiğiniz profile özgü olacak.

IE7'de arama çubuğunu kaldırmak

Internet Explorer 7'deki arama çubuğunu kaldırmak isterseniz kayıt defterinde küçük bir değişiklik yapmanız yeterli.

• Notepad'i açın ve aşağıdaki kodu kopyalayıp yapıştırın.

Windows Registry Editor Version 5.00
[HKEY_LOCAL_MACHINE\SOFTWARE\Policies\Microsoft\Internet Explorer\Infodelivery\Restrictions]
"NoSearchBox"=dword:00000001

• Farklı Kaydet'i seçin ve uzantısı .reg olacak şekilde bir isim verin, örneğin ie7_arama.reg
• Kaydettiğiniz ie7_arama.reg dosyasına çift tıklayın ve kayıt defterine ekleyin.
• Internet Explorer açıksa kapatıp yeniden açın.

arama çubuğu kaldırıldı!
Arama çubuğunun tekrar görünmesini isterseniz kodu aşağıdaki gibi değiştirin.

Windows Registry Editor Version 5.00
[HKEY_LOCAL_MACHINE\SOFTWARE\Policies\Microsoft\Internet Explorer\Infodelivery\Restrictions]
"NoSearchBox"=dword:00000000

Taşınabilir Firefox oluşturma

Firefox'u USB bellek gibi bir taşınabilir medya üzerinden çalıştırabilirsiniz. Aşağıda anlatılanlar size Firefox kurulu olmayan sistemlerde bile, üstelik kişisel ayarlarınızla, Firefox kullanma olanağı sağlayacak. Bu yöntem sadece Windows XP ve 2000'de denendi. Yapmanız gerekenler şöyle:

• Firefox'u kurduğunuz klasörü(*) ve kullanıcı profili klasörünü(**) USB belleğe kopyalayın. Bu örnekte belleğin sürücü harfinin K: olduğunu varsaydık ve K:\Firefox uygulamanın olduğu klasör, K:\PCL de kullanıcı profilinin olduğu klasör kabul ettik. Bu klasörleri Türkçe karakter kullanmadan ve boşluk bırakmadan yeniden adlandırabilirsiniz.

• Notepad'i açın ve aşağıdaki kodu girin.
  

  start \Firefox\firefox.exe -profile \PCL

  Farklı Kaydet'i seçin ve uzantısı .bat olacak şekilde isimlendirin, örneğin Firefox.bat . Bellek, takacağınız bilgisayara göre farklı sürücü harfleri alacağından sıradan bir kısayol yerine toplu işlem dosyası (.bat) kullandık.
  

• Firefox'un belleğe yazacağı dosyaları azaltmak isterseniz adres çubuğuna about:config yazarak ayarlara girin. Filter kısmına browser.cache.disk.enable yazın ve çıkan değeri false yapmak için üzerine çift tıklayın.
  

Size özel, taşınabilir bir Firefox'unuz oldu!
(*) Firefox'un varsayılan kurulum dizini C:\Program Files\Mozilla Firefox\
(**) Firefox profil klasörleri C:\Documents and Settings\Kullanıcı Adı\Application Data\Mozilla\Firefox\Profiles\

Kablosuz ağa nasıl şifre koyarsınız?

DSL servis sağlayıcılarının promosyon modemleri bile artık kablosuzken pek çok kullanıcı bir şekilde kablosuz ağ sahibi oldu. Ancak kalabalık bir mahallede kablosuz ağ taradığınızda, bu pek çok kullanıcının azımsanmayacak bir kesiminin kablosuz ağlarını güvenlik altına almadığını görebilirsiniz. Güvenlik endişesi taşımayan kullanıcıların yanında, bu endişeyi taşıyıp nasıl yapacağını bilmeyenleri düşünerek bir video rehber hazırladık. Bu rehberde;

• Zyxel P-660HW-T1
• Asus WL-500W
• Edimax BR-6504N

modeli kablosuz ağ aygıtları için WPA2 şifrelemesini nasıl açacağınızı gösteriyoruz. Sizin kablosuz ağ aygıtınız da WPA2 şifrelemesini büyük olasılıkla bu kadar kolay yapacaktır.

Windows XP Kurulurken AHCI / RAID Sürücüleri Nasıl Kurulur?

Sabit disklerle beraber gelen NCQ (Native Command Queuing) özelliğini kullanmak istediğinizde, anakartınızın BIOS'una girip, SATA kontrolcüsünün modunu AHCI moduna getirmek gerekir.Daha sonraki adımda işletim sistemi kurulumunda SATA kontrolcüsü için sürücü yüklenir.
Veya RAID tabanlı bir sistem kurarken, eğer kurduğunuz işletim sisteminin tanımadığı 3. parti bir IDE kontrolcüsü varsa, onun için de sürücü kurmanız gerekir.
Hazırladığımız video, Windows XP kurarken AHCI veya RAID modundaki kontrolcünüz için sürücülerin nasıl kurulacağını gösteriyor.

HDMI ile HDCP aynı şey mi?

Aynı şeyler değillerdir. HDMI, eskiden beri kullanılan VGA, DVI konnektörü gibi bir bağlantı arabirimini ifade eder. HDCP ise telif haklarını kontrol altına almaya yönelik bir tür kopya koruma yöntemidir.

Resimde editörümüz Murat Gamsız'ın bir incelemesinden, bir HDMI kablosunu görüyorsunuz.

Yine Murat'ın başka bir incelemesinden, HDMI bağlantı noktası sunan bir ekran kartı. Bir önceki resimde bulunan HDMI kablosu, bu resimde saydam mavi elipsin içindeki yuvaya oturuyor. Ortadaki çıkış standart VGA(DSub), sağdaki çıkış ise DVI.
HDMI bağlantısının olduğu bir monitör veya televizyonda, HDCP desteği olabilir ya da olmayabilir. Yani her HDMI bağlantısı sunan görüntü cihazında HDCP olacak diye bir şart yok. Üretici HDCP desteğini vermek istemezse HDMI çıkışınız olsun ya da olmasın HDCP desteği alamazsınız; aynı şekilde üretici HDCP desteği vermek isterse bunu HDMI yerine DVI çıkışından da yapabilir. Ama buradaki şart, çıkışın dijital olmasıdır. Keza HDMI ve DVI çıkışlarının ikisi de dijital çıkışlardır. Yani HDCP desteğini analog bir çıkıştan, yani standart bir VGA çıkışından verilmesi söz konusu değildir. Açılımları da vermeden geçmeyelim:

• HDMI : High Definiton Multimedia Interface
• HDCP : High-bandwidth Digital Content Protection
• DVI : Digital Visual Interface